Tokat Şehir Müzesinde geçmişin izini taşıyan iş yeri tabelaları sergileniyor

Yaklaşık 3 bin metrekare kapalı alana sahip ve 2019'da hizmete giren Tokat Şehir Müzesinin birinci katında bakırcılardan yazmacılara kadar 12 geleneksel el sanatı, balmumu heykel ve eşyalarla anlatılıyor.

Müzenin ikinci katında kentin tarihini yansıtan fotoğraflar, üçüncü katında ise Tokat'ın geçmişten bugüne önemli şahsiyetlerinin heykelleri ile gündelik yaşamda kullanılan eşyalar yer alıyor.

Şehir Müzesinde geçmişten bugüne 11 bin parça eserin yanı sıra 13 iş yeri tabelası da sergileniyor.

Tokat Şehir Müzesi Sorumlusu Küratör Hasan Erdem, AA muhabirine, Tokat Belediyesince kurulan Şehir Müzesi'nin bölgenin geçmişine ait birçok materyal ile geçmişe ışık tuttuğunu söyledi.

Bölgedeki eski ve yakın tarihte kullanılan gündelik yaşama ait eşyaların sergilendiği müzede Osmanlı ve Cumhuriyetin ilk dönemlerinden bugüne kadar ulaşabilmiş tabelaların da bulunduğunu anlatan Erdem, şehrin estetik güzelliğini bozmamak için eski dönemlerde tabelaların belirli standartta yapıldığına işaret etti.

Erdem bunlar arasında 100 yıl önce Tokatlı hattat Muhammed Dağıstani tarafından yapılmış Osmanlıca bir tabelanın da yer aldığını aktardı. Tabelanın üzerinde yapım yılı olarak hicri 1340 yazdığını belirten Erdem bunun da miladi takvime göre 1922 yılına denk geldiğini anlattı.

Tabelanın hat sanatıyla yazıldığına dikkati çeken Erdem şunları kaydetti:

"Tokat'ta Bağdat Caddesi olarak da bilinen Behzat Çarşısı'ndaki bir dükkan levhası. Bu, şunun için önemli. Hem onun sanatsal özelliği hem de hattata dükkan levhası yazdırabilecek bir kültürel seviyenin Anadolu'nun birçok kadim şehrinde olduğu gibi Tokat'ta da görmemiz anlamında önemli bir örnek. Osmanlı döneminde de Cumhuriyetin ilk yıllarında da 1940'lara kadar, isteyen istediği ebatta bugünkü gibi kaligrafik şeyler kullanarak, ışıklı neon lambaları geçtik, büyük levhaları yaptıramıyor. Belli bir estetik kaygıyla küçük ölçekli, maksat hasıl olabilecek büyüklükte zarif dükkan levhalarının olduğunu görmemiz mümkün."

Muhabir: Dursun Ekrem Er